Ankara’nın denizi Çayırhan

Hafta sonunu değerlendirmek üzere Ankara’dan ayrılıp Beypazarı-Nallıhan istikametine yol alan Ankaralılar, Çayırhan beldesinden geçerken “Ankara’nın denizi: Çayırhan” yazılı tabelayı gördüklerinde şaşırıyor. İç Anadolu’da “deniz” bulmanın sevinciyle “sahil” tabelalarını takip edenleri ise Çayırhan’ın 2 kilometre ötesinde Sarıyar Barajı bekliyor. Çevresindeki jeolojik oluşumlarla görsel bir şölen sunan baraj, amatör balıkçıların gözdesi. Oltasını, yemini kapan bölge sakinleri Sarıyar kıyısında “rastgele” diyor ve barajdaki balıkçıl kuşlarla rekabete girişiyor. Arkeoloji meraklıları ise Sarıyar’ın öte yakasındaki Juliopolis Antik Kenti’ni ziyaret ediyor.

Yüzlerce mezar odası...
Anadolu Medeniyetler Müzesi Başkanı Melih Arslan başkanlığında Juliopolis Antik Kenti’nde 2009 yılında başlayan kazı çalışmaları hala sürüyor. Bugüne kadar 250’ye yakın mezar odasının gün yüzüne çıkarılması, bölgenin arkeolojik zenginliğini gözler önüne seriyor. Mezar odalarının duvarlarında yer alan işleme ve çeşitli yazıtlarıyla Juliopolis Antik Kenti yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekiyor.

Avcı kuşlardan arda kalanlar...
Başkent güneşli hafta sonlarıyla vedalaşmaya hazırlanırken haftasonu günübirlik rotanısı Sarıyar’a yöneltebilirsiniz. Ankara’ya 90 dakikalık uzaklıktaki Sarıyar Barajı, balıkları ve martılarıyla denize hasret başkentlileri bekliyor. Yakınlardaki Davutoğlan Kuş Cenneti’nden baraja avlanmaya gelen balıkçıl kanatlıları görmek istiyorsanız; kıyıya yakın bir alana oturup sessizce beklemeniz gerekiyor. Sarıyar’ın kenarında ufak bir tura da çıkabilirsiniz. Yürüyüşünüz sırasında üstünüzde süzülen martılar çığlıklarıyla orada olduklarını hatırlatmaya çalışacak. Kıyıda gördüğünüz balık kılçıkları ilginizi çekecektir. Onları oraya bırakanlar, mangalcılar değil, avcı kuşlar. Sudan kaptıkları balıkları kıyıya getirip günün ziyafetini çekiyor ve kılçıkları da ortada bırakıp gidiyorlar.

Yosun kokusu
“Ankara’nın denizi” bir diğer özelliği de jeolojik oluşumlarla çevreli olması. Fotoğrafseverler, “animasyon”ları andıran tepelerden eşsiz doku kareleri yakalayabilir. Suya yansıyan rengarenk tepeleri fotoğraflarken çerçeveye giren martılar, manzarada beyaz lekelermiş gibi görünüyor. Bulunduğunuz yerin gerçekten deniz kenarı olmadığını bildiğiniz halde burnunuza gelen yosun kokusu, durup düşünmenize neden oluyor. Sarıyar’daki canlı çeşitliliği sadece kuşlar ve balıklardan ibaret değil. Baraj çevresindeki sazlıkları üreme alanı olarak kullanan sivri sinekler, gezinizi kabusa çevirebilir. Sinekten korunmak için önlem olmak önemli. Kıyıda ve çevrede rahat yürüyebilmek için de bileği örten yüksek boğazlı yürüyüş ayakkabıları kullanılmalı. Baraj çevresinde tesisleşme olmadığı için ihtiyaç duyabileceğiniz şeyleri yanınızda götürmelisiniz. Çayırhan kent merkezindeki dükkânlar da Sarıyar’a oldukça yakın.

Nasıl gidilir?
Ankara’dan Çayırhan’a ulaşmak için Etlik’te bulunan Şehirlerarası Otobüs Terminali’nden hareket eden toplu taşıma araçları kullanılabilir. Otomobilinizle gidiyorsanız sizi yaklaşık 125 kilometrelik bir yol bekliyor. Ankara’dan İstanbul yönüne giderken, Sincan-Yenikent yol ayrımından Ayaş yönüne döneceksiniz, önce Beypazarı’na ulaşıp Nallıhan istikametine yaklaşık 25 kilometre ilerlediğinizde Çayırhan’a oradan da “Ankara’nın denizi”ne ulaşıyorsunuz.

Cumhuriyet Ankara - 20 Eylül 2011

Diğer Ankara çevresi yazıları

- Tuz Gölü'nde günbatımı
- Beypazarı'nda ufak bir mola
- Eskişehir'e kaçalım mı?

Bozkırın plajı...