Ankara Garı’ndan başlayan yolculuğunuz 90 dakika sonra son buluyor. Ve Eskişehir’desiniz. Dakikalar için kent merkezindeki tren garından, Porsuk kıyısına ulaşıyorsunuz. Burada nehrin iki yakasını birbirine bağlayan rengarenk köprüler, yemyeşil kordona dizilmiş kafeler sıcak bir “merhaba” ile karşılıyor sizi. Eskişehir’e ulaşmak için acele edip, Ankara’dan kahvaltı etmeden ayrıldıysanız; üzülmeyin. Kentlilerin “Adalar” olarak andıkları bu bölgede Porsuk kenarındaki neşeli kalabalığı izleyerek keyifli bir sabah geçirebilirsiniz. Porsuk üzerinde ilerleyen gondollar da sizi selamlayacak.
Eskişehirliler’in günlük koşturmalarına dahil olmak istiyorsanız turuncu çizgili tramvayı yani Estram’ı takip etmeniz gerekiyor. Adalar’dan uzaklaşıp Hamam Yolu’na ilerliyoruz. Üzerlerindeki “çıngırdayan” zilleri ile sıraya girmiş öğütme makinelerinden gelen taze kahve kokusu, Hamam Yolu’na ulaştığınızı müjdeliyor. Alışveriş telaşındaki kentlilerin arasına karışıp Odunpazarı evlerine yöneliyoruz. Eskişehir’in ilk yerleşim bölgesinde yer alan tarihi evler, Osmanlı döneminden kalan önemli bir tarih mirası. Restore edilerek Odunpazarı Evleri Kent Müzesi kompleksine dönüştürülen bölgedeki Çağdaş Cam Sanatları Müzesi’nde sergilenen eserler görülmeye değer. Türkiye’nin lületaşı rezervinin neredeyse tümüne sahip olan Eskişehir’de “beyaz altın”a şekil veren ustaları ziyaret etmemek olmaz. Atlıhan El Sanatları Çarşısı’nda lületaşından yapılmış eserler arasından seçim yapmak oldukça zor.
Hızla ilerleyen trenin penceresinden çorak toprakları izlerken varış noktasına dair aklınızdan neler geçer? Eğer varış noktanız Eskişehir ise beklentinizi yüksek tutabilirsiniz. Keza Eskişehir, tekneyle plaja gidilebilen tek İç Anadolu kenti. Tepebaşı Belediyesi’nin önünden hareket eden küçük botlarla çıkacağınız Porsuk turunun sonunda Kent Park’a ulaşıyorsunuz. Park’ta oluşturulan yapay plaj, Eskişehir’in en ilginç mekanlarından biri. Bozkır güneşiyle bronzlaşanların arasına katılma niyetindeyseniz; Eskişehir’e gelirken plaj çantanızı yanınıza almayın unutmayın. Kent Park’tan ayrılmak kolay olmuyor. Yoğurtlu köfte ve çiğböreğin tadına bakmak için tramvay ile kent merkezine dönüyoruz. İsterseniz dönüş yolunda da tekneye binebilirsiniz. En iyi yoğurtlu köfteyi nerede yiyebileceğinizi merka ediyorsanız; sokaklardaki Eskişehirlilerden yardım alabilirsiniz. Size en iyi mekân tavsiyelerini sıralayacaklardır.
Eğer fırsatınız ve enerjiniz varsa Eskişehir’deki eğlence yaşamı görülmeye değer. Akşama Vural Sokak’taki barlarda başlayıp, ardından Tren Garı’nın yakınındaki büyük eğlence kompleksinde geç saatlere dek mekân değiştirebilirsiniz. Kentin gece yaşamı, çevre kentlerden hatta İstanbul’dan eğlenmek için Eskişehir’e gelen konuklarla oldukça renkli bir profile sahip. Keşfettikçe vedalaşmanın zorlaştığı Eskişehir’e son bir kez bakıp, tekrar gelmek için kendi kendinize söz vereceğinize emin olabilirsiniz.
Nasıl gidilir?
Ankara’dan Eskişehir’e ulaşmanın en kolay yolu hızlı tren. Ulus’taki tren garından hareket eden tren 90 dakika sonra Eskişehir’e ulaşıyor. Yaklaşık 25 TL tutarındaki biletinizi TCDD’nin internet sitesinden, PTT şubelerinden ya da biniş öncesi gardan satın alabilirsiniz. AŞTİ’den kalkan otobüslerle yaklaşık 3 saat süren bir yolculuk yapabilirsiniz. Özel aracıyla gitmek isteyenler, Eskişehir Yolu’nu kullanabilirler. Ankara ile Eskişehir’in arası 232 kilometre.
Cumhuriyet Ankara - 14 Ekim 2011
Diğer Ankara çevresi yazıları
- Tuz Gölü'nde günbatımı- Beypazarı'nda ufak bir mola
- Ankara’nın denizi Çayırhan
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder